Halojenler, tepkimeye eğilimli olan ametallerdir. Halojenler doğada element olarak değil, mineraller şeklinde bulunurlar. Halojenlerin kimyasal yapıları element halinde 2 atomlu moleküller şeklindedir.
Başlıca halojenler şunlardır: HCl (hidroklorik asit), HBr (hidrobromik asit), HF (hidrofluorik asit), Br2 (brom molekülü) ve Cl2 (klor molekülü).
Oda koşullarında flor ve klor halojenleri gaz halinde, brom halojeni sıvı halde ve iyot halojeni katı halde bulunur. Bu halojenler zehirli ve insan sağlığı açısından tehlikeleri elementlerdir. Metaller ile reaksiyona girdikleri anda iyonik tuzlar ortaya çıkmaya başlar. Bütün halojenlerin elektronegatiflik seviyesi yüksektir. Bunlar elektron alma eğilimi en yüksek olan elementlerdir.
Sözü edilen halojenleri kullanan işyerlerinde, çalışanlar gerek vücutlarında tema ettikleri için gerekse soludukları için halojenlerin zararlı etkilerine maruz kalırlar.
Akredite laboratuvarlarda halojen tayini örnekleme yöntemi ile yapılmaktadır. ancak araştırma sonuçlarının güvenilir ve geçerli olması için verilerin toplandığı kaynağın özellikleri çok önemlidir. Kaynağın tümünden elde edilen sonuçlar daha doğru ve gerçekçi olsa da bu her zaman mümkün olmamaktadır. Bu nedenle laboratuvarlar genelde kaynağın tümünü incelemek yerine bu kaynaktan alınacak örnek üzerinde çalışırlar.
Örnekleme ile halojen tayini yapılırken, en önemli koşul alınan örneğin kaynağın bütününü temsil edebilmesidir. Bunun içinde alınan örneklerin yeterli miktarda olması ve örneğin uygun yöntemlerle alınmış olması gerekir.
Emisyon ölçümleri kapsamında yapılan toplam halojen örnekleme ve tayin çalışmalarının, mutlaka ulusal ve uluslararası standartlara uygun olarak ve tarafsız bir yaklaşım ile gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bu laboratuvarların TS EN ISO/IEC 17020 Çeşitli Tipteki Muayene Kuruluşların Çalıştırılmaları İçin Genel Kriterler standardı esaslarına uygun faaliyet göstermeleri ve bu standart gereğince akreditasyon yetkisi almış olmaları gerekmektedir.