Suların, içme suyu olarak veya sanayi tesislerinde çeşitli amaçlarla kullanılması açısından, içinde bulunan askıda katı maddelerin varlığ, çevre mühendislerini doğrudan etkilemektedir. Suyun içindeki askıda katı maddeler, doğal sularda ışığın geçirgenliğini azaltmakta ve dip birikintilerine neden olmakta, bu şekilde sudaki canlıların yaşam ortamlarını etkilemekte ve canlılara zarar vermektedir. Böyle olunca da arıtma tesislerinde ve su kanallarda önlem alınması ihtiyacı ortaya çıkmaktadır. Bu yüzden askıda katı maddelerin analiz edilmesi, atıksularda ve yüzey sularında büyük önem taşımaktadır.
Suların içinde askıda katı maddeler, çökebilen ve çökemeyen katı maddeler olarak iki şekilde bulunmaktadır. Toplam askıda katı madde dendiği zaman, su numunesi içindeki çökebilen ve çökemeyen katı maddelerin toplamı ifade edilmiş olmaktadır.
İnsanların çeşitli faaliyetleri sonucu olarak yüzey sularında, askıda katı maddelerin miktarı yükselmektedir. Bu arada tarım alanlarında meydana gelen toprak erozyonu da askıda katı madde miktarını yükseltmektedir. Sediment, suda çözünmeyen, asılı şekilde duran kaya, taş, toprak parçacıkları ve organik maddelerin, suyun tabanında oluşturduğu birikintidir. Bu birikinti içinde kil mineralleri ve çamur, organik madde parçaları ve planktonlar da bulunmaktadır.
Askıda katı maddeler, belli bir miktarı geçtikten sonra genelde suyun fiziksel olarak kirlenmesine neden olmaktadır. Bu durumda su bulanık hale gelmekte, yoğunluğu artmakta, canlıları zehirleyici özellik kazanmaktadır. Ayrıca ışık geçirgenliği ve oksijen miktarı düştüğü için, fauna ve flora üzerine çökmekte bunların ölmesine neden olmaktadır.
Askıda katı maddelerin canlılar üzerindeki olumsuz etkileri, bu maddelerin çeşidine, miktarına ve sudaki canlıların türüne ve büyüklüğüne göre değişmektedir.
Ulusal ve uluslarası akreditasyon kuruluşlarından aldıkları yetkiye dayanarak, laboratuvarlar, su ve atıksu ölçümleri kapsamında, askıda katı maddeler ölçümleri de yapmaktadır. Laboratuvarlar bu faaliyetlerinde, TS EN ISO/IEC 17025 Deney ve Kalibrasyon Laboratuvarlarının Yeterliliği İçin Genel Şartlar standardına uymak zorundadırlar.