Günümüzde yaşamsal gereksinimlerden, sanayiye; iletişimden, ulaşıma ve hatta ülke yönetimine kadar bir çok alanda elektrik olmazsa olmazdır. Bu sebeple bugün elektrik olmadan yaşamın devam etmesi artık imkansızdır. Gün içinde kullanılan ekipmanların ve hayatımızı idame ettirebilmemiz için ihtiyaç duyulan herşeyin temelinde elektrik vardır. Ev aletlerinin neredeyse tamamı elektriklidir. Elektrik bugün insan yaşamında yaşamsal bir önem taşımaktadır. Ulaşımdan sağlık hizmetlerine kadar, eğitimden gıdaların üretilmesine kadar her alanda sistemlerin çalışması elektrik üzerine kurulmuştur. Ülkeler kendi elektrik enerjilerini kendileri üretmek zorundadır. Bugün enerji sektörü yüzünden savaşlar bile göze alınabiliyor.
Elektriğin üretilmesinden evlere ve işyerlerine ulaşmasına kadar birçok aşamadan geçilmektedir. Enerji hatları ile taşınan elektriğin büyük bir kısmı konutlarda ve işyerlerinde kullanılmaktadır. Tarım, sanayi, iletişim, ulaşım, tıp ve daha birçok alanda kullanılan elektrik, aynı zamanda çağdaş yaşamın da önemli bir göstergesidir.
Elektrik enerjisi doğal kaynaklardan elde edilmektedir ancak doğal kaynakların sınırsız olduğu söylenemez. Bu kaynaklar her geçen gün tükenmektedir. Bu nedenle elektriğin verimli kullanılması ve aşırı kullanılmaması gerekmektedir. Elektriğin kesilmesi demek, yaşamın durması demektir.
Bir enerji türü olan elektriğin temel olarak ışık, ısı ve hareket olmak üzere üç türlü uygulama alanı bulunmaktadır. Elektrik gözle görülen ve elle tutulan bir eneji değildir. Ancak bu sayılan uygulamaları ile kendini göstermektedir. Dünyada en yaygın olarak kullanılan enerji türü elektrik enerjisidir. Elektrik enerjisi,elektrik santrallerinde üretilir ve çeşitli iletkenler kullanılarak tüketiciye ulaştırılır. İletilmesi çok kolaydır. Artık madde bırakmadığı için çevre kirliliği de yaratmaz.
Ancak elektrik enerjisinin en büyük tehlikesi, ciddi yaralanmalara ve ölümlere yol açabilmesi ve maddi kayıplara neden olabilmesidir. Günlük yaşamı bu derece kolaylaştıran ama yaşamsal risk taşıyan elektrik kullanımında en önemli konu dikkattir.
Elektrik enerjisi kullanılırıken, elektrik çarpması, yangın ve benzeri tehlikeler yaşanabilir. Bu nedenle Avrupa Birliği tarafından 2006/95/AT sayılı Alçak Gerilim Direktifi yayınlanmıştır. Bu direktif, elektrikli cihazların güvenliği ile ilgilidir. Ülkemizde de bu direktif esas alınarak Alçak Gerilim Yönetmeliği (2006/95/AT) çıkarılmıştır. Sözü edilen yönetmelik şu cihazları kapsamına almaktadır: patlayıcı ortamlarda kullanılan elektrikli cihazlar, yük ve insan asansörlerine ait elektrikli parçalar, radyoloji ve tıbbi amaçlı elektrikli cihazlar, evlerde kullanılan fiş ve prizler, elektrik sayaçları, elektrikli çit kumandaları, radyo-elektrik paraziti ve Avrupa Birliği ülkelerinin katıldığı uluslararası kuruluşlar tarafından düzenlenen güvenlik esaslarına uygun, gemi, uçak ve demiryollarında kullanılan özel elektrikli cihazlar.
Alçak Gerilim Yönetmeliği, esas olarak 50 volt ile 1000 volt arası alternatif akım veya 75 volt ile 1500 volt arası doğru akım kullanan veya üreten elektrikli cihazlara uygulanmaktadır.
Elektrik enerjisi kullanan bütün cihazların güvenliği, yapılan elektrik testleri ile doğrulanmaktadır. Ulusal ve uluslararası akreditasyon kuruluşlarından aldıkları yetkiye dayanarak (akredite olarak) hizmet veren laboratuvarlarda bu testler yapılmaktadır. Testler sırasında bir yandan mevcut yasal düzenlemelerin esaslarına uyulurken bir yandan da ulusal ve uluslararası kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlar dikkate alınmaktadır.
Bu kapsamda gerçekleştirilen başlıca elektriksel testler şunlardır: