Ülkemiz, yer aldığı jeopolitik ve coğrafik konuma bağlı olarak önceden gerçekleşen jeolojik devirler sayesinde madenler açısından oldukça zengin bir ülkedir. Hatta bazı maden kaynakları açısından dünyanın sayılı ülkeleri arasındadır. Günümüzde de yer altında yer alan bu zenginliklere ilişkin maden arama çalışmaları son sürat devam etmektedir. Buna rağmen ülkemizdeki madenlerin tamamının belirlendiği söylenemez. Hala yapılan araştırmalar sonucunda yeni maden yataklarının varlığı ortaya çıkarılmaktadır. Çıkarılan madenlerin önemli bir kısmı ham veya yarı işlenmiş şekilde ülke dışına satılmaktadır. Maden Kanunu’na göre madenler, devletin tasarrufu altındadır, ancak ya devlet tarafından ya da çıkarılan madenlerden devlete pay ödenerek özel veya tüzel kişiler tarafından işletilebilmektedir.
Ülkemiz, mermer, doğal taşlar, bor tuzları, çimento hammaddeleri, sodyum sülfat, kaya tuzu, kaolin, lüle taşı, kuvars kumu, zımpara ve benzeri madenler açısından kendine yetmekte hatta bir kısmını ihraç etmektedir. Bunun yanına asbest, olivin, alunit gibi bir kısım madenler, rezerv olmasına rağmen çıkarılmamaktadır. Fosfat, grafit, kükürt, mika gibi maden rezervleri ise yeterli miktarda değildir.
Madencilik çalışmalarında gözetim ve numune alma hizmetleri, analitik hizmetler, araştırma hizmetleri, metalürji ve proses tasarımı, üretim ve tesis hizmetleri, şantiye işletme ve kapatma hizmetleri, endürtriyel güçlüklere karşı hizmetler ve proje risk değerlendirme ve minimize etme hizmetleri gibi birçok süreçler bulunmaktadır. Uzmanlık gerektiren bütün bu çalışmaların deneyimli ve eğitimli kadrolar tarafından gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
Küreselleşme, teknolojik gelişmeler, artan yasal düzenlemeler ve denetimler ve dalgalanan piyasalar ile birlikte, maden arama ve işletme faaliyetleri gittikçe karmaşık güçlüklerle yüz yüzedir. Bu karmaşık ortamda, arama çalışmaları, tesis tasarımları, mühendislik çalışmaları, üretim faaliyetleri, endüstriyel uygulamalar, madenlerin açılma ve kapanma süreçleri dahil birçok sürecin profesyonel olarak yönetilmesi gerekmektedir. İşletmelerin büyümelerinde, gelişmelerinde, karlı birer işletme olmalarında, piyaslara hızlı ulaşmalarında ve risklerini düşürmelerinde bu hizmetlerin önemi fazladır.
Bu hizmetlerin ölçümlenmesi, analizlerinin yapılması, sonuçların değerlendirilmesi ve raporlanması da ayrıca önemli çalışmalardır.