Bir sıvının asidik veya bazlığını gösteren değer, pH değeridir. Sudaki pH potansiyeli hidrojen anlamında gelmektedir. Suyun pH derecesi, su ile karışmış hidrojen miktarını göstermektedir.
İyodun yükseltgen olarak kullanıldığı analiz metotları içinde en önemlilerinden biri Karl-Fischer metodudur. Bu metot, çeşitli maddelerin içindeki su miktarının tespit edilmesinde kullanılmaktadır. Karl-Fischer çözeltisi kükürt dioksit (SO2) ve piridin karışımıdır. Fischer çözeltisi ilk kullanıldığı zamanlarda içinde bir toksin olan piridin kullanılıyordu. Bu zehirleyici özellikteki madde daha sonraki çözeltilerde kullanılmamış ve piridinsiz Fischer çözeltileri üretilmiştir.
Karl–Fischer yöntemi ile su miktarı ve monemer tayini işlemleri, boya solventlerinde kalite kontrol testleri arasındadır. Karl Fischer titrasyonları, su içeriğinin analiz edilmesinde çok önemli bir yöntemdir. Bu yöntem doğruluğu ve kullanım kolaylığı sayesinde en önemli su test yöntemleri arasında yer almakta ve birçok uluslararası standartta referans olarak gösterilmektedir. Boya solvenlerinde düşük su içermesi yüzünden sıklıkla tercih edilmektedir.
Bu yöntem Karl Fischer reaktifi ve test edilecek örnekte bulunan eser miktardaki su arasında oluşan iyodometrik tepkimeye dayanmaktadır.
Fischer tepkimesi, pH değeri 5-7 arasında gerçekleşmektedir. pH değeri daha düşük olduğunda dönüm noktasını görmek güçleşir. pH değeri daha yüksek ise bu defa yan tepkimeler oluşmaya başlar ve analiz sonuçları güvenli olmaz.
Karl Fischer yöntemi volumetrik ve kulometrik olarak iki şekilde gerçekleşir ve her iki yöntem de elektrokimyasal bir tepkime sonucuna dayanır. 100 ppm’den düşük konsantrasyonlarda su miktarını tespit etmek için kulometrik yöntem tercih edilmektedir.
Fischer çözeltisi yöntemi ile pH spot ölçümleri, sağlıklı ve kaliteli tekstil üretimi yapmak açısından önemlidir. Yetkili laboratuvarlar tarafından, kimyasal ve ekolojik testler kapsamında, söz konusu test ve analiz çalışmaları da yapılmaktadır. Bu çalışmalarda şu standart esas alınmaktadır:
- EKOTEKS 22