Önceleri sadece giyinme gereksinimini karşılamaya yönelik olan deri ürünleri, doğal görünümü, sağlığa uygun olması ve soğuktan koruması yanında, gittikçe prestij ve sosyal statü göstergesi olarak talep görmeye başlamıştır.
Deri sektörü ülkemizde katma değeri yüksek ürünler ihraç eden bir sektördür ve bu açıdan ülke ekonomisi açısından oldukça önemlidir. Deri sektörünün gelişimi ve ekonomiye katkısının sürekli olması, bir anlamda hayvancılık sektörünün gelişimişine de katkı sağlamaktadır. Deri işleme aslında yeryüzünde bilinen en eski sanatlardan biridir. İlk insanlardan itibaren farklı amaçlarla hayvanların derilerinden faydalanılmıştır.
Ülkemizde deri sektörü, ihracat potansiyeli bakımından ülke ekonomisinin lokomotifi kabul edilmektedir. Toplam imalat sanayi üretimi içinde deri sektörü onuncu sıradadır (yüzde 12). Deri sektörü içinde en önemli pay, yüzde 70’e varan bir oranla konfeksiyon ürünlerdedir. Arkasından ayakkabı ve saraciye ürünleri gelmektedir.
Ülkemiz, özellikle deri işleme sanayi için uygunluğu ve kaliteli olması yüzünden Avrupa Birliği ülkelerinden ham ve işlenmiş deri ithal etmekte, buna karşılık deri konfeksiyon, saraciye ve ayakkabı ürünlerini ihraç etmektedir.
Deri ve deri ürünleri sektörü, birçok alt sektörden meydana gelmektedir. Örneğin, deri işleme (tabakhane), deri konfeksiyon, deri saraciye, ayakkabı ve ayakkabı yan sanayi ve deri kimyasalları gibi.
Elbette deri sektörünün daha fazla gelişmesi, ürün kalitesinin ve güvenilirliğinin artmasına bağlıdır. Yetkili labortuvarlarda gerçekleştirilen çeşitli deri ürünleri testleri bu açıdan çok gereklidir. Bu kapsamda yapılan testlerden birkaçı şunlardır: yırtılma mukavemeti tayini, kopma mukavemeti tayini, uzama tayini, kalınlık tayini, yıkama haslığı tayini, ter haslığı tayini, su haslığı tayini, sürtme haslığı tayini, ışık haslığı tayini, kuru temizleme solüsyonu haslığı tayini, pH değeri tayini, krom (VI) tayini, yasaklı azo boyar maddeler tayini, ekstrakte edilebilen ağır metaller tayini, su damlatma haslığı tayini.